EN NUR ESMASI OLANLARIN SÜPER GÜCÜ VE AYETLERDE ANLATILAN GÖREVLERİ, KADER PLANLARI

ANLAMI: Işık ve ziya kelimesiyle eş anlamlı olan nur sözcüğü, gönül rahatlığı ve manevi ışık anlamına gelir. Esmaül Hüsna'da yer alan En- Nur ismi, kullarını doğru yola ileten, hidayete erdiren, kalplere nur ve iman veren demektir. (Çok bilgili olduklarından bilim, astronomi, öğretmenlik, yaşam koçluğu, veterinerlik (ahır hayvanlarından bol ürün elde etme üzerine araştırma yapan uzman) en başarılı olacağın mesleklerdir) 

iBNÜL ARABI nin Saatleri Hazinesi kitabında Nur esmasının gök cismi şans gezegeni JUPİTER dir. 256 kez güneş doğarken veya batarken çekebilir ve şansınızı arttırabilirsiniz. 

SÜPER GÜCÜNÜZ: Üstün zeka, Yüksek düzeyde bilgi ve tecrübe, İnsanlığa kılavuz olmak, ışık olmaktır. Sen KİTAP gibi bir insansın, her yerde sözün geçer. Bilgi yüklüsün. 

HAYATTAKİ İMTİHANINIZ: Yanlızlık, Tek Başına Acıları Göğüslemek ve Deneyim Etmek, Bilgi saklamak (esman kapalı ise bilgi saklarsın)   

RUH İKİZİNİZ: Alim , Azim, Rahim, Gafur, Veli, Kadir esması olan kişiler senin ruh ikizindir. 

Kur'ân'-ı Kerim'de NUR ismi geçen ayetler ve sana HAYAT mesajları ve yüklediği misyonlar: 

İçinde en Nur İsm-i şerifi geçen Kur’an ayetleri : 

1-) Nur suresi (IŞIK VE YOL GÖSTERİCİ anlamındadır) 35. ayet اللَّهُ نُورُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ مَثَلُ نُورِهِ كَمِشْكَاةٍ فِيهَا مِصْبَاحٌ الْمِصْبَاحُ فِي زُجَاجَةٍ الزُّجَاجَةُ كَأَنَّهَا كَوْكَبٌ دُرِّيٌّ يُوقَدُ مِن شَجَرَةٍ مُّبَارَكَةٍ زَيْتُونِةٍ لَّا شَرْقِيَّةٍ وَلَا غَرْبِيَّةٍ يَكَادُ زَيْتُهَا يُضِيءُ وَلَوْ لَمْ تَمْسَسْهُ نَارٌ نُّورٌ عَلَى نُورٍ يَهْدِي اللَّهُ لِنُورِهِ مَن يَشَاء وَيَضْرِبُ اللَّهُ الْأَمْثَالَ لِلنَّاسِ وَاللَّهُ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ 

Okunuşu : Allâhu nûrus semâvâti vel ard(ardı), meselu nûrihî ke mişkâtin fîhâ mısbâhun, el mısbâhu fî zucâcetin, ez zucâcetu ke ennehâ kevkebun durriyyun, yûkadu min şeceratin mubâraketin zeytûnetin lâ şarkîyyetin ve lâ garbiyyetin, yekâdu zeytuhâ yudîu ve lev lem temseshu nâr(nârun), nûrun alâ nûr(nûrin), yehdîllâhu li nûrihî men yeşâu, ve yadribullâhul emsâle lin nâsi, vallâhu bi kulli şey’in alîm(alîmun). 

Anlamı : İşte Kuran, Allah'ın gökler ve yeryüzündeki nur/ışık/kılavuz kıldığı kitabıdır. O'nun ışığının/kılavuzluk aydınlığının örneği, içinde ışık yanan kandile benzer. O kandil bir cam kap içindedir. O cam kap da sanki inci gibi parlayan bir yıldız gibidir. Yakıtı ile ise batıyı da dığuyu da kaplayan gölgesiz ve zeytinyağı üreten bereketli bir ağacın yapı gibidir. Ki o yağ, o kadar saftır ki, neredeyse ateş değmeden bile aydınlık verecek bir yapıdadır. O Kuran ki, ışık üstüne ışık saçan bir cevher gibidir. Ve Allah, bilinç ve gelişmişlik yönünden uygun bulduğu herkesi bu ışıklardan faylandırır. İşte Allah, insanra böyle örneklerle verir ve şüphesiz Allah her şeyi bilendir. 

NUR 35. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Öncelikle bu ayette kaderde karışına çıkacak zorlukların üstesinden gelmen için Kuranı anlayarak okuman ve sadece kuranı kılavüz edinmen öğütlenmiştir. Senin her zaman zor bir hayatın olacaktır, çünkü tüm zorlukları önce kendin deneyim ederek, yaşadığın deneyimlerle insanlara ışık ve yol gösterici olman için gönderildiğin belirtilmiş. Adeta yaşamın bir cam kavanuzun içinde yaşamak gibi olacaktır. Her zaman acı ile yanarak hayatı deneyim edeceksin. Bu ateş sana dokunmayacak ama hayatına çok etki edecektir. Bazen "saf " olarak değerlendiğin durumlar dahi sana acı verecektir. Ama eğer aklını kullanır ve bilinçlenir ve öğrendiklerini ve deneyim ettiklerini insanlara yol göstermek için kullanırsan büyük ödül senin olacaktır. Allah seni diğer insanlara GÜZEL ÖRNEK olman için yaratmıştır ve süphesiz ki o seni en iyi tanıyan ve bilendir, Allah'a güvenmeli ve bu ayette anlatılanları korkusuzca göğüsleyip yerine getirmelisin. 

Enam suresi (büyük ve küçük baş ahır hayvanları hakkındadır) 1. ayet الْحَمْدُ لِلّهِ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ وَجَعَلَ الظُّلُمَاتِ وَالنُّورَ ثُمَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ بِرَبِّهِم يَعْدِلُونَ 

Okunuşu : El hamdu lillâhillezî halakas semâvâti vel arda ve cealez zulumâti ven nûr(nûra), summellezîne keferû bi rabbihim ya’dilûn(ya’dilûne). 

Anlamı : Hamd / nimetlerine minnet duygusu duyup teşekkür etmek, gökleri ve yeri yaratan, karanlığı / zulmü ve aydınlığı / ışığı / nuru var eden Allah içindir. Ama bunca kanıta rağmen gerçekleri örtenler, hala putlar ediniyorlar ve onları Rablerine eş tutuyorlar. 

ENAM 1. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Seni Allahımız asla nimetsiz bırakmayacaktır. Sahip olduğun tüm nimetler için sadece Allah'a şükretmen öğütlenmiştir bu ayette. Senin gücünü açığa çıkarabilmen için uğrayacağın zulumler senin tekamülün için O'nun tarafından yaratılmıştır ve tekamülünü tamamlayabilmen için de o zulumu aydınlatacağın Nur ve ışık senin DNA larına yüklenmiştir. Bu ışığı ve hayatını aydınlatacak bilgi ve mesajları iyi okuman ve anlaman gerekecektir. Sana bir çok kanıt vermiştir, asla umutsuzluğa düşüp başka şeylerden veya başka kullardan yardım istememen gerekiyor çünkü etrafında her zaman hayatına zulum uygulayan zalimleri çekeceksin ve hiçbiri sana yardım etmeyecek daha çok senin hayatını karratıracaktır, onları asla Rabbin ile eş tutma, sadece Rabbin sana yardım edebilir, bunu asla unutma ve her yardım aldığında da mutlaka gücünün farkında ol ve Allah'a hamd et ve teşekkür et ki bu derslerin tekrarı olmasın hayatında. 

 Enam suresi 122. ayet أَوَ مَن كَانَ مَيْتًا فَأَحْيَيْنَاهُ وَجَعَلْنَا لَهُ نُورًا يَمْشِي بِهِ فِي النَّاسِ كَمَن مَّثَلُهُ فِي الظُّلُمَاتِ لَيْسَ بِخَارِجٍ مِّنْهَا كَذَلِكَ زُيِّنَ لِلْكَافِرِينَ مَا كَانُواْ يَعْمَلُونَ  

Okunuşu : E ve men kâne meyten fe ahyeynâhu ve cealnâ lehu nûran yemşî bihî fîn nâsi ke men meseluhu fîz zulumâti leyse bi hâricin minhâ, kezâlike zuyyine lil kâfirîne mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).

 Anlamı : Cahil iken bilgilendirerek uyandırdığımız ve insanlar arasında yürüyebileceği bir ışık, bilinç, akıl ve bilgi verdiğimiz kimse ise, karanlıklar içinde, aklını kullanmayıp bilgisizlik ve cehalaet içinde olup da, o karanlıkta aklını kullanamayan ve bilgisizliği nedeni ile de adım atamayan kimse bir olur mu? Şirk koşup bildirdiklerimizi inkar ederek küfre sapanlar, yaptıkları işlerini işte böyle bilgisizce yapıyorlar. Biz de onlara bu amellerinin karşılığı olarak daha da aldansınlar diye yaptıklarını cazip gösteriyoruz. 

ENAM 122. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Esman kapalı ise malesef ki cahilsin. Çünkü senin esman BİLGİ demektir. Senin DNA larına üstün bilgi yüklenmiştir. Sana verilen aklı bu bilgiye ulaşmak için kullanman öğütlenmiştir, eğer bu bilgiyi ve aklını kullanmaz ise cahil olacak ve sürekli karanlıkta kalacak ve bir adım bile ilerleyemeyecek ve tekamül edemeyeceksin. Zaten o zaman Allah'a olan inancında klamyacak ve kadirler ve cahiller ile aynı statüye sahip olacaksın. Ayrıca ulaştığın bu bilgileri birlik bilincine yani pozitife katkı sağlamak için kullanmak ve salihi ameller gerçekleştirmen sana öğütlenmiştir. Evet eğer çok rahat bir hayatın varsa bu hiçte senin görevine uygun değildir ve esman kapalı demektir. Allah seni ınsanlığa ışık olman ve aklını kullanıp onlara yol göstermen için gönderdiğini anlatıyor bu ayette. 

 Zümer suresi (topluluklar, zümreler ve grupları anlatan suredir) 22. ve 21. ayet أَفَمَن شَرَحَ اللَّهُ صَدْرَهُ لِلْإِسْلَامِ فَهُوَ عَلَى نُورٍ مِّن رَّبِّهِ فَوَيْلٌ لِّلْقَاسِيَةِ قُلُوبُهُم مِّن ذِكْرِ اللَّهِ أُوْلَئِكَ فِي ضَلَالٍ مُبِينٍ 

Okunuşu : E fe men şerahallâhu sadrahu lil islâmi fe huve alâ nûrin min rabbihi, fe veylun lil kâsiyeti kulûbuhum min zikrillâhi, ulâike fî dalâlin mubîn(mubînin). 

Anlamı : Görmez misin ki Allah gökten bir su indirir ve onu yeryüzündeki kaynaklara ulaştırır ve sonra onunla rengarenk bitkiler çıkarır. Sonra o yeşil bitkiler Sararır ve kururlar. Sonra da o kurumuş bitkiler çer-çöp olur. Kuşkusuz bütün bunlarda akıl ile düşünenler, ilim adamları, ulil elbab için ders alınacak ibretler vardır. Bu örnekleri düşünüp, iibret alan ve yaşamına yansıtanı Allah, doğruya yöneltir ve gönlünü de İslam dinine açarsa, o kimse, Rabbine yaklaştırıcı bir ışığa kavuşmuş olmaz mı? Allah'ın ayrıntılı olarak açıkladığı Kuran ayetlerindeki mesajlara rağmen, kalpleri katılaşmış ve aklını kullanıp doğruya yönelmemiş ve yönelmeyecek olanlara yazıklar olsun. Gerçek şu ki, böyleleri apaçık bir dalalet içindedirler.  

ZÜMER 22. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Yeryüzü ve gökyüzündeki geçerli olan ve uygulanan kuantum bilim yasaları senin DNA larına yüklenmiştir, bu bilgileri araştırarak ulaşman ve aydınlanman istenilmektedir. Bu yasaları aklını kullanarak kolayca analiz edebilir ve pozitife yani kollaktif bilinci bu bilgilerin ışığı ile aydınlatarak yol gösterebilirsin. Ayrıca Allah inancın ile Allah sana her zaman her türlü bilgiye kolayca ulaşman için yardım edeceğini de bu ayette sana bildiriyor. Ama bütün bu mesajlara rağmen esman kapalı ise kalbin mühürlenebilir, işte o zaman günah işlemeye başlayacaksın, işte o zaman Allahımız "sana yazıklar olsun" diyerek bu durumda seni yanlız bırakacağını ve yardımını keseceğini bu ayette bildiriyor. 

Zümer suresi 69. ayet وَأَشْرَقَتِ الْأَرْضُ بِنُورِ رَبِّهَا وَوُضِعَ الْكِتَابُ وَجِيءَ بِالنَّبِيِّينَ وَالشُّهَدَاء وَقُضِيَ بَيْنَهُم بِالْحَقِّ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ 

Okunuşu : Ve eşrakatil ardu bi nûri rabbihâ ve vudıal kitâbu ve cîe bin nebiyyîne veş şuhedâi ve kudıye beynehum bil hakkı ve hum lâ yuzlemûn(yuzlemûne). 

Anlamı : Mahşer yeri Rabbinin ışığı ile parlayacak ve herkesin amel defterleri çıkarılıp, hesap kitabı da getirelerek Peygamberler ve diğer şahitler çağırılacaklar. Hesap verecekler hakkında adil bir şekilde karar verilecek ve onlara asla haksızlık ve haksız bir zulum yapılmayacak ve, 

ZÜMER 69. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Evet Ahirette gerçek bilgi ışık gibi herkesi aydınlatacak ve bu dünyada işlediğin tüm ameller değerlendirilecek ve sana haksızlık ve zulum edenler Allah tarafından cezalandırılacak yeter ki sen Allah'ın yolundan ayrılma ve sabret. 

Ahzab suresi (gruplar) 43. ayet هُوَ الَّذِي يُصَلِّي عَلَيْكُمْ وَمَلَائِكَتُهُ لِيُخْرِجَكُم مِّنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ وَكَانَ بِالْمُؤْمِنِينَ رَحِيمًا Okunuşu : Huvellezî yusallî aleykum ve melâiketuhu li yuhricekum minez zulumâti ilân nûr, ve kâne bil mu’minîne rahîmâ(rahîmen). 

Anlamı : Çünkü Allah ve Melekleri, sizi daima desteklemekte, kollamakta, sallu etmekte ve Nur olan Kuran aracılığıyla sizi zülme düşmekten, yanlış yollara sapıp perişan oluştan, cahillikten aydınlığa, doğru yola çıkartmaktadır. Şunu bilin ki, mumin olanlara rahmeti ve sevgi ile yaklaşımı oldukça boldur. 

AHZAP 43. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: EVET, zor bir hayatın var. Ama Allah'a dua eder ve yardım istersen, seni daima destekleyeceğini ve meleklerin hep yanında olacağını sana bildiriyor. eğer Allah'tan değil başka kişi veya şeylerden yardım istersen, perişan olacağın ve daima cahil kalacağın konusunda uyarılmışsın. Kuran senin tek rehberin olacak hayatta. Çünkü kurandaki bilgiler ve allah'ın rehberliği sana rahmet ve sevgiye kolay ulaşmanı sağlayacak ve asla perişan olmayacaksın. Herkesin de yoluna Allah'ın izni ile sen ışık olabileceksin. Allah'a her zaman sadık olmalı ve Kuran daki bilgileri dikkate almalısın ve pozitife en gin bilginle her zaman hizmet etmelisin. 

Ahzab suresi 45. ve 46. ayet وَدَاعِيًا إِلَى اللَّهِ بِإِذْنِهِ وَسِرَاجًا مُّنِيرًا Okunuşu : Ve dâîyen ilâllâhi bi iznihî ve sirâcen munîrâ(munîran).

 Anlamı : Ey Peygamber! Biz Seni Allah'ın uygun görüşü paralelinde, tek O'na iman etmeye çağıran bir davetçi, tebliğ ettiğin gerçeklere uyup uymayacaklara Ahirette şahitlik edecek, doğru yolda olacakları müjdeleyici, onları yanlışlar konusunda uyarıcı ve kandil gibi aydınlatıcı ve yol gösterici bir ışık kaynağı nur olarak gönderdik. 

AHZAP 46. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Sen insanlara ışık olmalısın, onlara doğru yolu gösteren bir Nur, bilgi kaynağı olarak dünyaya gönderilmişsin, misyonun bu ve Allah sana bu yolda ilerler isen cenneti müjdelemektedir ve Hz.Muhammed'i de şahid olarak atamaktadır. 

Maide suresi (ilahi sofra - veda haccı) 15. 16. ayet يَا أَهْلَ الْكِتَابِ قَدْ جَاءكُمْ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمْ كَثِيرًا مِّمَّا كُنتُمْ تُخْفُونَ مِنَ الْكِتَابِ وَيَعْفُو عَن كَثِيرٍ قَدْ جَاءكُم مِّنَ اللّهِ نُورٌ وَكِتَابٌ مُّبِينٌ Okunuşu : Yâ ehlel kitâbi kad câekum resûlunâ yubeyyinu lekum kesîran mimmâ kuntum tuhfûne minel kitâbi ve ya’fû an kesîr(kesîrin) kad câekum minallâhi nûrun ve kitâbun mubîn(mubînun).  Maide suresi 16. ayet يَهْدِي بِهِ اللّهُ مَنِ اتَّبَعَ رِضْوَانَهُ سُبُلَ السَّلاَمِ وَيُخْرِجُهُم مِّنِ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّورِ بِإِذْنِهِ وَيَهْدِيهِمْ إِلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ Okunuşu : Yehdî bihillâhu menittebea rıdvânehu subules selâmi ve yuhricuhum minez zulumâti ilân nûri bi iznihî ve yehdîhim ilâ sırâtın mustakîm(mustakîmin). 

Anlamı : Ey Kitap sahipleri! Sizde daha önce göndermiş olduğu kitaplarda olduğu halde gizlediğiniz birçok bölümü açığa çıkarıp tastik eden ve yürürlükten kaldıran, birçoğundan da sizleri muaf tutan elçimiz Muhammed size geldi ve tebliğlerde bulundu. O, Allah'tan insanlara yol gösterici , aydınlatıcı bir ışık, Nur ve ağaçık bir kitap olan Kuran ile geldi. Ey insanlar! Şunu iyice bilin ki, işte Allah, rizasını gözetenleri bu Kuran ile barış ve huzur yollarına, selamete ulaştırır ve uygun bulduklarını, izniyle onları karanlıklardan, zulumden aydınlığa, nura çıkarır ve dosdoğdu yolu, cennetin yolunu bulmaları için hidayete erdirir ve yardımcı olur. 

Maide suresi (ilahi sofra - veda haccı) 15. 16. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Bu ayetlerde Allah sana hangi koşullarda yardım edeceğini anlatıyor çünkü gerçekten de zulum dolu bir hayatın olabilir. Öncelikle sana bahşedilen, ulaştığın her tür ilahi bilgiyi insanlıkla paylaşıp pozitife hizmet etmen isteniyor. İnsanlara yol göstermelisin bilgin ile. Allah'ın rızasını alacak bir çok iş yapman senden bekleniyor, tanıdığın tanımadığın insanlardan "Allah razı olsun" punalarını toplamana gerekiyor. İşte ancak bu koşulda seni zulumden koruyacak bu dünyada ve ahirette ise günahlarını bağışlayarak cennete girmene yardımcı olacağı sana açık açık bildiriliyor. 

Hadid suresi (Demir anlamındadır) 12. ayet يَوْمَ تَرَى الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ يَسْعَى نُورُهُم بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِم بُشْرَاكُمُ الْيَوْمَ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا ذَلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ Okunuşu : Yevme terâl mu’minîne vel mu’minâti yes’â nûruhum beyne eydîhim ve bi eymânihim buşrâkumul yevme cennâtun tecrî min tahtihâl enhâru hâlidîne fîhâ, zâlike huvel fevzul azîm(azîmu). 

Anlamı : Ey Peygamber! Mümin erkeklerin ve kadınların, Dünyadaki olumlu amelleri ve tekamül etmiş olmaları nedeniyle mahşer günü, önlerinden ve sağ yanlarından nur yayıldığını göreceksin ve o gün onlara, " Bu gün içelerinde sürelerce kalacağınız ve içlerinden ırmaklar akan Cennetlerle sizi müjdeliyoruz" denecek. İşte bu müjedli haber, onlar için en büyük haber demektir. 

HADİD 12. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Sana Cennet müjedelenmiş bu ayette. Olumlu ameller gerçekleştirmen ve pozitife hizmet etmen şart koşulmuş. Bu dünyada insanlara nur olursan yani yollarını aydınlatacak ışık olursan sende nurlu yola gidecek ve cennete ulaşacaksın Ahiret hayatında. Bu müjde sana bu ayetlerde bildiriliyor. 

Hadid suresi 28. ayet يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَآمِنُوا بِرَسُولِهِ يُؤْتِكُمْ كِفْلَيْنِ مِن رَّحْمَتِهِ وَيَجْعَل لَّكُمْ نُورًا تَمْشُونَ بِهِ وَيَغْفِرْ لَكُمْ وَاللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ Okunuşu : Yâ eyyuhâllezîne âmenûttekûllâhe ve âminû bi resûlihî yu’tikum kifleyni min rahmetihî ve yec’al lekum nûran temşûne bihî ve yagfir lekum, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun). 

Anlamı : Ey (hristiyanlar) iman edenler! Allah'a karşı takva sahibi (Takva (Arapça: التقوى at-taqwá) kulun, azametinden korkarak ve rahmetini ümit ederek Rabb'ine karşı olan kulluk görevlerini yerine getirmesi, emirlerini tutup yasakladıklarından kaçınması anlamına gelen bir terimdir. Kur'an'da Allah katında insanların en üstünün en çok takva sahibi olanlar olduğu belirtilmiştir.)  olun, O'na ve elçisine, İsa'ya imanınızda sadık olun ki bu olumlu amellerinize karşılık size iki pay versin. Onun ışığında doğru yolu bulabileseniz diye yararlanacağınız bir ışık, ilham lütfetsin ve sizin tüm olumsuzluklarınızı bağışlasın. Çünkü Allah tek bağışlayan / Gafur ve sevgisi ile merhameti oldukça bol olandır, Rahim'dir.  

HADİD 28. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Hayatına hristiyan insanları da çekeceksin. Özellikle İsa yı ışık olarak kabul edenlere karşıda iyi niyetli olmalı ve onlara da yol göstermelisin. Her zaman takva sahibi olmalı ve takva sahibi olmları için insanlara yol göstermelisin. Allah'a sadık olursan senin tüm küçük günahlrını affedeceğini ve sana iki kat ödül vereceğini müjdeliyor bu ayetinde. Çünkü Allah her zaman en merhametli , en sevgi dolu unsur olacak senin hayatında,seni sadece bu dünyada o koruyacak vee öteki dünyada o çifter çifter ödül verecek sana. 

Yunus suresi 5. ayet هُوَ الَّذِي جَعَلَ الشَّمْسَ ضِيَاء وَالْقَمَرَ نُورًا وَقَدَّرَهُ مَنَازِلَ لِتَعْلَمُواْ عَدَدَ السِّنِينَ وَالْحِسَابَ مَا خَلَقَ اللّهُ ذَلِكَ إِلاَّ بِالْحَقِّ يُفَصِّلُ الآيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْلَمُونَ Okunuşu : Huvellezî cealeş şemse dıyâen vel kamere nûren ve kadderehu menâzile li ta’lemû adedes sinîne vel hisâb(hisâbe), mâ halakallâhu zâlike illâ bil hakk(hakkı), yufassılul âyâti li kavmin ya’lemûn(ya’lemûne). 

Anlamı : Allahi Güneş'i bir ışık ve ısı kaynağı , Ay'ı da bir aydınlatıcı yaptı. Yılların sayısını ve hesabını bilmeniz için de Ay'a değişik şekiller ve dönemler düzenledi. Allah, bütün bunları rastgele değil, gerçek bir işleyiş yasasına göre belirlemiştir. Allah, niyetlenmiş olanlar bilgi sahibi olsunlar, anlayıp düşünsünler ve benimsesinler diye ayetlerini bu şekilde kolay ve ayrıntılı olarak açıklamaktadır. 

YUNUS 5. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Yunus suresi ELİF, LAM, RA şifreleri ile başlayan bilim anlatan , kuantum yasalarına açıklık getiren bir suredir. Bu ayette ise sana Astronomi bilmini araştırman emrediliyor. Bu yasaların işleyiş kanunlarının bilgisi senin DNA larına yüklenmiş ve niyet eder ve dua edersen bu bilgiler senin aklına yerleştirilir ve düşündüğünde de inanılmaz kuantum yasalarının bilgilerini anlayabilir ve pozitif bilime bu bilgilerinde katkıdaa bulunabilirsin. 

Bakara suresi 17. ayet مَثَلُهُمْ كَمَثَلِ الَّذِي اسْتَوْقَدَ نَاراً فَلَمَّا أَضَاءتْ مَا حَوْلَهُ ذَهَبَ اللّهُ بِنُورِهِمْ وَتَرَكَهُمْ فِي ظُلُمَاتٍ لاَّ يُبْصِرُونَ Okunuşu : Meseluhum ke meselillezistevkade nârâ(nâren), fe lemmâ edâet mâ havlehu zeheballâhu bi nûrihim ve terekehum fî zulumâtin lâ yubsirûn(yubsirûne).

 Anlamı : Böylelerinin örneği, karanlığı aydınlatmak için ateş yakan, fakat çevresinde olan aydınlığın farkına varamayan şaşkın kimselerin durumuna benzer. Çünkü yaktıkları ateş, çevrelerini ve kendilerini aydınlatmaya başlayınca Allah, ikiyüzlülüklerine karşılık onların ışığı görmelerini engeller ve kendilerini karanlıklar içinde zannedip dururlar. 

BAKARA 17. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Eğer bilgini insanlığın yararına kullanmaz ise inanılmaz şaşıracağın duruma düşebilirsin. Özellikle ikiyüzlü davranman gerekiyor, o zaman DNA larındaki tüm bilgilere ulaşman Allah tarafından engellenecektir. Kendini sürekli karanlıkta , şaşkın ve cahil hissedebilirsin, bu yüzden sürekli Allah'a kullup etmen gerekiyor, sen insanların yolunu aydınlattığın sürece Allah hep senin yanında olacak, aksi taktirde seni karanlığa terk edecek. 

Bakara suresi 257. ayet اللّهُ وَلِيُّ الَّذِينَ آمَنُواْ يُخْرِجُهُم مِّنَ الظُّلُمَاتِ إِلَى النُّوُرِ وَالَّذِينَ كَفَرُواْ أَوْلِيَآؤُهُمُ الطَّاغُوتُ يُخْرِجُونَهُم مِّنَ النُّورِ إِلَى الظُّلُمَاتِ أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ Okunuşu : Allâhu velîyyullezîne âmenû, yuhricuhum minez zulumâti ilân nûr(nûri), vellezîne keferû evliyâuhumut tâgûtu yuhricûnehum minen nûri ilâz zulumât(zulumâti), ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne). 

Anlamı : Allah, iman etmiş olanların tek dostu ve tek velisidir ve onları cehalettin karanlığından, dolayısıyle da zulme düşmüş olmaktan, bilgili oluşun aydınlığına, mutluluğuna çıkarandır. İnkar edip küfre sapmış olanların dostları ise tağutlar, Allah'a şirk koşmaaya ve inkara yönelen ve dolayısıyle onları bilgili oluşun aydınlığından cehalettin karanlığına götüren kişilerdir. Bunlar ve bunlara uyanlar eteşin halkındandırlar. Ve orada sürelerce kalacakladır. 

BAKARA 257. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: Hayatına her zaman sana zulum edecek veya başklarından zulum görmüş insanları çekeceksin. Zalim insanlar her zaman seni mutsuz edecekler. Seni bu zalımlarden sadece bilgin kurtaracaktır. Bu yüzden Allah'a sığınmalı ve seni kurtarcak daha çok bilgi vermesi için sürekli dua etmelisin ve bu bilgiyi sadece kendi mutluluğun için değil, zulum gören diğer insanlar içinde kullanmalısın. Eğer aksini yapar yani zalimin zülmüne boyun eğer ve zulme uğradıkları için senin hayatına girenlere yardım etmekten kaçarsan o zaman tüm bilgin alınacak, bu dünyada mutsuzluk ve cehaletle cezalandırılacaksın. Ahirette ise cezan cehennem olacak, bu ayette acık acık sana bu bilgi verilmektedir. 

Nisa (KADINLAR) suresi 174. ayet يَا أَيُّهَا النَّاسُ قَدْ جَاءكُم بُرْهَانٌ مِّن رَّبِّكُمْ وَأَنزَلْنَا إِلَيْكُمْ نُورًا مُّبِينًا Okunuşu : Yâ eyyuhân nâsû kad câekum burhânun min rabbikum ve enzelnâ ileykum nûran mubîn(mubînen). 

Anlamı : Ey insanlar! Rabbinizden size içinde apaçık gerçekleri bildirmek üzere bir uyarıcı, burhan ve yönlendiğiniz yolu aydınlatacak apacık bir nur/rehber-yol gösterici Kuranı indirdik. 

NİSA 174. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: sENİN tek yol göstericin ve senin bu dünyada ve ahiret hayatındaki güzel cennete ulaşmanı sağlayacak tek unsur Kuran'daki bilgiler olacaktır. 

Tevbe suresi (itiraf ve vazgeçme duasıdır) 32. ayet يُرِيدُونَ أَن يُطْفِؤُواْ نُورَ اللّهِ بِأَفْوَاهِهِمْ وَيَأْبَى اللّهُ إِلاَّ أَن يُتِمَّ نُورَهُ وَلَوْ كَرِهَ الْكَافِرُونَ Okunuşu : Yurîdûne en yutfîû nûrallâhi bi efvâhihim ve ye’ballâhu illâ en yutimme nûrahu ve lev kerihel kâfirûn(kâfirûne). 

Anlamı : Onlar, Allah'ın ışığını, nurunu, Kuranı laflar üretip (hadisler), bu laf kalabalıklığı ile söndürmek ve etkisiz kılmak istiyorlar. Allah'ın ışığı Kuran'ı etkisizleştirmeye, söndürmeye çabasalar da, Allah ışığını, Nurunu, Kuran'ı eksizsiz tamamlamıştır. Daha fazlasına ihtiyaç yoktur, küfre sapmış olanlar buna karşı çıkar ve hoşlanmazlar. 

TEVBE 32. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: sSana burada uyarı yapılmış, gerçek bilgiden yani kurandaki 6666 ayette verilen bilgi dışında hiçbir bilgiyi kabul etmemen ve sadece bu bilgileri kullanarak insanların yolunu aydınlatman aksi taktirde küfre saparak kafir olabileceğin bilgisi veriliyor. 

Tahrim (Haram, Yasak) suresi 8. ayet يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا تُوبُوا إِلَى اللَّهِ تَوْبَةً نَّصُوحًا عَسَى رَبُّكُمْ أَن يُكَفِّرَ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَيُدْخِلَكُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ يَوْمَ لَا يُخْزِي اللَّهُ النَّبِيَّ وَالَّذِينَ آمَنُوا مَعَهُ نُورُهُمْ يَسْعَى بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَتْمِمْ لَنَا نُورَنَا وَاغْفِرْ لَنَا إِنَّكَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ Okunuşu : Yâ eyyuhâllezîne âmenû tûbû ilâllâhi tevbeten nasûhan, asâ rabbukum en yukeffira ankum seyyiâtikum ve yudhilekum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru, yevme lâ yuhzîllâhun nebiyye vellezîne âmenû meahu, nûruhum yes’â beyne eydîhim ve bi eymânihim yekûlûne rabbenâ etmim lenâ nûranâ vagfir lenâ, inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun). 

Anlamı : Ey İman edenler! Bilerek veya bilmeyerek işlemiş olduğunuz günahlarınız için Allah'a yürekten , içtenlikle tövbe edin ki, o gün belki Rabbiniz olumsuzluklarınızı örter ve içinden ırmaklar akan Cennetelere koyar. Şüphesi o gün Allah, Peygamber'i ve onunla beraber iman etmiş olanları sükutu hayale uğratmayacaktır. Onların ellerinde, önlerinde ve sağ yanlarında ışıklrı olacak ve "Rabbim bizi bağışla ve ışığımızı arttır, çünkü artık iyice eminiz ki, sen herşeye gücün yetensin, Kadir'sin " diye mutluluklarını belirteceklerdir. 

TAHRİM 8. ayetteki İLAHİ Kader Mesajın ve Dünyaya Gönderiliş Misyonun: bSen gerçekten Allah'ın özel kullarındansın, içtenlikle dua ettiğinde tüm günahların Allah'ımız tarafından affedileceği sana bildirilmiş. Seni cennetlerine yerleştirmye söz vermiş bu ayetinde. Yeter ki iman et ve insanlara yol göster. Hem kendi nurunu, ışığını arttır hemde insanların ışıklarını arttır ki Kuran'ı rehber edinip doğru yolu bulabilsinler. Allah mutluluğın formülünü bu ayette sana veriyor. 

AŞAĞIDAKİ BÖLÜMÜN TAMAMI ALINTIDIR. BENİM YORUMUM DEĞİLDİR. 

En-Nûr : النور 

Fazilet ve faydaları : * 5 vakit namazdan sonra 256 kere ” Ya Nûr celle celâlühû ” zikrine devam edenin imanı kuvvetlenir, yüzü nurlanır, herkes tarafından sevilir. * Nur suresinin 35 inci ayetini 7 defa okuduktan sonra 100 kere ” Ya Nûr celle celâlühû ” ism-i şerifini okuyanın gönlü ilahi nurla dolar. * 5 vakit namazdan sonra 256 kere ” Ya Nûr celle celâlühû ” ism-i şerifini okuduktan sonra Nûr suresinin 35 inci ayeti kerimesini okuyanın zihni açılır, hafızası kuvvetlenir. * Hastaya her gün şifa ayetleri ve 256 kere ” Ya Nûr celle celâlühû ” ism-i şerifi okunursa o hasta şifa bulup iyileşir. * Ya Nûr ismini hergün 256 kez zikredenin kalbini iman nuru ve hikmet kaplar. Kalbinden taşan nur yüzündede görülür. Kalpleri ve bedenleri nurlanır. Doğru yolu bulur. * Her gün 256 kez okumaya devam eden kimseler, anlamsız üzüntü ve kuruntulardan, boş sıkıntı ve kederlerden kurtulurlar, mutlu ve huzurlu olurlar. * Sürekli okuyanlar yüzlerindeki pozitif enerjinin hasıl ettiği huzurla halk arasında çok sevilen, sayılan ve arana birer kişi haline gelirler. * Herkes tarafından sevilip sayılmak ve anlamsız gem ve kederden kurtulmak için bu esmanın zikrine devam etmek yeterlidir. * Nedeni bilinmeyen bir hastalığa sahip olan kimse yemek esnasında her lokmayı yerken Ya Nur esmasını zikrederse, eceli gelmemişse şifaya kavuşur. * Ya Nur esmasnı yazıp üzerinde taşıdığı halde her gün 256 kez Yâ Nûr esmasını zikreden kimsenin kalbini Allah nurla doldurur. Her mecliste sözü geçer. Herkes tarafından hürmet ve sevgi ile karşılanır ve sevilir. Her işin doğrusunu ve hayırlısını görür. Fikirlerinde daima isabet olur. * Bu esmayı her gün 5 vakit namazdan sonra 256 kez, arkasından da 16 kez Nûr Suresi’nin 35. ayeti okuyan kimsede kısa zamanda inkişaf başlar. Her şeyin hakikatini bütün ayrıntılarıyla görmeye başlar. Cinler alemini apaçık görür. * Çok kısa zamanda müşküllerini rüyasında görüp halletmeye başlar. Olacak hadiseleri apaçık görür.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BEN NASIL SECDE VE RUKU EDİYORUM? TÜRKÇE DUALARLA SECDE VE RUKU

MUHKEM (EVRENSEL) KURALLAR - KURAN AYETLERİNDE ANLATILAN YASAKLAR (HARAMLAR) VE UYULMASI GEREKENLER (HELALLER)

HADİSLERE İNANANLAR KAFİRDİR DİYE KURAN'DA BUYURULAN AYET - TEVBE SURESİ 32.AYET